Erkeğin ve Kadının Cinsel Pazarı
ERKEĞİN VE KADININ CİNSEL PAZARI
Kırmızı Hap demek, aslında kişisel gelişim demektir. Nasıl yaşamak istiyorsan kendini o denli geliştirmen gerek. Erkeğin önceliği kendisi olmalıdır. Birçok erkek, güzel kadınları sırf güzel oldukları için bulunmaz hint kumaşı gibi algılar. İşte bu yanlıştır, başka birçok kadınlar var ve seçeneğin çok…
Bkz: Kırmızı Hap Nedir?
Erkek olduğuna hemfikirsin, değil mi? Peki ya kaliteli bir maskülen erkek misin? Maskülen olmak demek; kan, ter ve göz yaşıdır! Eğer kırmızı hapa sahipsen birtakım zorlukları kesinlikle yaşamışsındır, bunun sonucunda güçlenmişsindir. Ama ne zorluklar… Tüm bunların üstesinden gelince söz konusu güçlenme sadece fiziksel olarak değili, mental güçlenme de dahildir.
Bkz: Alfa Erkek
Kadınların hemen hemen hepsi, oyunu maskülen, güçlü erkeklerin peşindedir. Aksini iddia etseler de bu erkeklerle zaman geçirirler, onlarla sevişirler. Maskülen olmayan erkeklere de bu şekilde olmamaları gerektiğini tembih ederler. Siz siz olun kesinlikle kadının tavsiyeleriyle hareket etmeyin. Benim size tavsiyem, olgun, görmüş, geçirmiş adamlardır. Danışmak istiyorsanız bu adamlara danışın.
Gelelim konumuza, velhasıl cinsellik bağlamında iyi ya da kötü olmanın önemi yoktur dostlar. Senin yüzüne bile bakmayıp, belki selam bile vermeyeceğin tiplerin güzel kadınları götürebilmesi buna kanıt niteliğindedir.
Kırmızı hap, bir erkeğin gerçek hayata hazır olabilmesi için gerekli ön koşulların listesi gibidir. O listeye uyup uymamak tabii ki yine erkeğin seçimidir. Tembellik etmek veya çalışmak erkeğin seçimidir. Oyunu terk edip mağarasına çekilmek de buna dahil. Günümüzde genç erkeklerin büyük bir çoğunluğu zamanını mastürbasyon ve oyun ile geçiriyor. Bu örnek en bilinen tembellik örneği… Ancak şunu söyleyebilirm ki: Bir erkeğin cinsel pazardaki değeri 30 yaşından sonra artar. Tabii ki bu demek değil ki tembelliğe devam edebiliriz.
Bir arkadaşım demişti ki “Hayatın boyunca yüzüne bakmayan kadınlar, sen 30’una doğru ilerlerken yavaş yavaş sana gelmeye başlayacaklardır. Sonunda senin ne kadar iyi biri olduğunu fark etmediler. Böyle söyleyen kadına aldanma, sadece kullanılabilir kaynakların arttığı için cinsel pazar değerin yükseldi, onlarınki ise düştü.”Erkeğin cinsel pazar değeri 30’larında arşa çıkarken, kadınların cinsel pazar değeri 30’lara doğru hızla düşer. Kadınlar bunu ne yazık ki çok geç fark ederler. Aile olmayı başarısızlığın bir göstergesi gibi gören genç bir batılı kadın, tabii ki de kariyerine odaklanacaktır. 30 yaşına eğer isterse çok eşliliğin nimetlerinde faydalanabilir.
Bkz: Beta Erkek
Modern kadınların birçoğu, cinsel özgürlüğünü doyasıya yaşadıktan sonra evlenebileceklerini düşünürler. Fakat işler umdukları gibi olmaz. Erkekler evlenmek için daha genç ve doğurgan kadınları seçeceklerdir. Bu erkeklerin intikamı gibi görünse de, intikam değil, biyolojinin bir gereğidir. Bir erkek için kadının en çekici özellikleri; gençliği, güzelliği ve doğurganlığıdır. Cinsel pazar değeri yüksek bir erkek, tabii ki de cinsel pazar değeri yüksek bir kadını tercih edecektir. Bu durum 20’li yaşlarını kariyerine adadıktan sonra 30’unda yalnız kalmış kadınları hiç memnun etmeyecektir. Genç kızlarla sevgili olan erkekler, çeşitli nedenlerle utandırılmaya çalışılacaktır. Örneğin: “Kart zampara!”, “Kırkından sonra azdı!” gibi…
Erkeklerin genç ve güzeli araması azgınlık veya sapıklık değildir. Güzellik cinsel seçilimin temel prensibidir. Çünkü güzellik sağlıktan gelmektedir, sağlık da gençlikten. İstediğiniz kadar becerikli, yetenekli, karizmatik ve paralı olun, fark etmez. Sizden daha yetenekli, daha becerikli daha karizmatik daha paralı ve daha dahası olan birileri muhakkak bulunur. Böyle bir ortamda sadık bir ilişkinin güvencesi yoktur.
Erkeği bekleyen güvenli bir liman yoktur. Hayatının hiçbir evresinde de olmayacaktır. Sevgilim var diye kendinize bir şeyler katmayı ve kaliteyi düşürdüğünüz zaman kadının gözü de başka birine kayabilir. Bunu önlemek için kötü biri olmanıza gerek yok, kötü olmamız gerektiğini düşünmek büyük bir yanılgıdır.
Erkeğinden verim alamayan bir kadının, biyolojik ihtiyaçlarını sınırlayabilecek bir yasal düzenleme yoktur. Evlilik buna bir güvence sağlamaz. Kırmızı hapa göre kadınlar, belli bir kalıba konulup sınırlandırılamayan, özgür ruhlu varlıklardır; tıpkı kediler gibi. Onlara düşman olmak, onları katı kurallar çevresinde hapsetmek hiçbir işe yaramaz. Aksine kadının gözünde erkeğin değerini düşürür.
Bir kadın neyin değerli, neyin değersiz olduğunu kırk metreden hisseder zaten. Sonraki hamlesini ona göre yapar. Onu sizin yanınızda tutacak değerin temelini, emek ve disiplin oluşturur. Onu sınırlamanız, korkutmanız veya dövmeniz hiçbir işe yaramaz. Sonuç olarak; çomarlığın son durağı ya ölüm ya da hapishane koğuşudur. Maskülizm, kadın düşmanlığı değildir…
Sağlıcakla kalın…
Yorumlar
Yorum Gönder